Şiblî Hazretleri diyor ki hayatımda üç şeyden ders aldım.
Bir tanesi bir kadın…
Kadın saçı başı darmadağınık huzuruma geldi. “Ya Şiblî! Kocam beni terk etti bir şey yap bana dönsün çok perişanım.” dedi.
Ben de dedim ki “Ey kadın! Saçını başını topla edebe gel, şu halini düzelt karşıma öyle çık.”
Kadın bana dedi ki, “Ya Şiblî! Ben bir adama âşıkken saçımı başımı göremeyecek haldeyim, sen koskoca ALLAH sevgilisisin, ALLAH’a aşık diyorlar senin için, nasıl insanların kusurlarını görebiliyorsun?” deyince bundan çok utandım ve çok ders aldım diyor Hz. Şiblî.
İkincisi on yaşlarında bir çocuk… Ona bir mum yaktım ve ukalaca sordum;
“Bu mumu yaktım şulesi nerden geldi?”
Çocuk güldü ve muma üfledi, söndürdü.
“Bak amca şimdi nereye gittiyse oradan geldi.” dedi.
İşte bundan da çok ders aldım diyor.
Kimseyi küçük görmemeyi ve kimseye hürmetsizlik etmemeyi öğrendim.
Ama üçüncüsü beni en çok adam edendir diyor.
Bir sarhoş gördüm, çamurların içerisinde;
“Oğlum düşeceksin, çamurlara yuvarlanacaksın nedir bu halin utanmıyor musun?” deyince;
“Boşversene ya Şiblî!” dedi sarhoş.
“Beni bir kova su temizler ama sen benim kusurumu görüyorsun. Kusur göreni ALLAH hiç affetmez. Hele senin seviyendeyse hiç temizlemez, utan utan.”
Bunun gibi insan-ı kâmil görecek bir kusur bulamaz.
Her şeydeki güzelliği görür, her şeyden bir güzellik çıkarır.
0 yorum:
Yorum Gönder